Üzgünüm

Sıcak bir ilkbahar günü 12’si Mart’ın
Halkım ırmak olmuş akıyor Alibeyköy’den Gazi’ye
Hesap soruyor zalimlerden, hainlerden
İşkencede kaybettiği yiğitlerini istiyor
Özgürlük istiyor, hakkını istiyor, barış istiyor
Bense yüzlerce metre uzakta
Şişli’de Şişli’nin tam ortasında
Sevdiğinden ayrı, yaralı kuş misali
Şişli Lisesi’nin paslı duvarları arasında
Lanet bulutu olmuş, lanetler yağdırıyorum kendime
Bedenim sizinle değil ama yüreğim sizinle

Sıcak bir ilkbahar günü 12’si Mart’ın
Halkım bulut olmuş süzülüyor Alibeyköy’den Gazi’ye
Halkların kardeşliği için aşındırıyor yolları
Yollar, kahpe yollar, zalim yollar hain
Güneşin sivri uçlu okları bedenlerine saplanıyor
Kudurmuş kurşun yağmuru gibi
Bense yüzlerce metre uzakta
Ne güneşin kızgınlığı yakıyor bedenimi
Ne de kurşun yağmurlarına hedef oluyor bedenim
Kahrolası bedenim sizinle değil ama
İnanın bana kalbim sizinle

Sıcak bir ilkbahar günü 12’si Mart’ın
Halkım aydınlık olmuş yürüyor Alibeyköy’den Gazi’ye
Karanlığa meydan okuyor göğsünü gere gere
Hesap günü diyor, özgürlük günü diyor, aydınlık günü
diyor
Bağıra bağıra haykırıyor düşüncelerini
Düşünmenin yasak olduğu ülkede
Ne kurşun ne güneş ışınları ne de gözdağı
Korkutmuyor yüce halkımı
Bense yüzlerce metre uzakta
Şişli Lisesi’nin herhangi bir sınıfında
Herhangi bir sırasında şiir yazıyorum
Lanetler yağdırdığım bedenim sizinle değil ama
İnanın bana, kalbimle, yüreğimle sizinleyim!

(Süleyman Yeter ve 12 Mart’ı ölümsüzleştirenlerin
anısına)