Melek mi, Şeytan mı?
261
|
Melek yüzlü şeytan kız
Göremedim senin gözlerindeki gerçeği
Duyamadım sözlerindeki yalanı
Anlamadım kötü emellerini
Bilemedim o pis çıkarlarını
Melek yüzlü şeytan kız
Beraber yürümüştük Şişli’nin caddelerinde
Beraber otobüse binmiştik duraktan
El ele, yan yana, göz gözeydik
Fakat yürek yüreğe değildik
Can cana değildik, sevdasızdı yüreğimiz
Melek yüzlü şeytan kız
Yanımdayken bile hasretimdin
Belki elimi uzatsam dokunacaktım
Oysaki yıldızlar kadar uzaktın bana
Nefesin nefesime karışıyordu
Ama yanımda değildi yüreğin, canın, sevdan
Melek yüzlü şeytan kız
Yüzüme gülerken vampir dişlerini göremedim
Kan değildi peşinden koştuğun
Saf temiz yüreklerdeki aşkları emiyordun
Gözlerindeki şeytanı göremedim
Pusu kurmuş bekliyordun kalleşçe
Tilki kurnazlığıyla, çakal gözlerle, şeytan fikriyle
Yaraladın beni arkadan haince
Kötü emellerini ikiyüzlülüğünü
Ne anlayabildim ne de bilebildim
Melek yüzlü şeytan kız
Ayrılık dediğin şey ölüm gibiydi
Hani çocuğun elinden
Oyuncağını alırsın da ağlamaya başlar ya
Oyuncaksız kalmıştım ben de ağlıyorum
Bizi koparan sözcüklerden sonra
Gözlerinden iki damla tuzlu su akmıştı
Yer çekimine dayanamayarak
Sen sadece su akıtıyordun gözlerinden
Oysaki ben
Kan ağlıyordum,
Yürekten ağlıyordum, yüreğim kanıyordu
Melek yüzlü şeytan kız
Sonra anladım gözlerindeki nemliliği
Bir meleğin gözyaşlarına benzemiyordu
Halkımın gözyaşlarına hiç benzemiyordu
Evet, evet bu timsah gözyaşlarıydı
Şeytanın gözyaşlarıydı
Melek yüzlü şeytan kız
Yüreğimdeki yara kapanmıştı ağlamıyordu artık
Sevinç çığlıklarıydı fırtına sesleri
Yağmurlar ağlamıyordu baharı müjdeliyordu
Hani bin bir renkli çiçeklerin açtığı
Kuşların, böceklerin, doğanın, insanların
Hayat bulduğu dönem
Yeni doğan bebek mutluluğuyla
Hayata merhaba diyorum yeniden…
13.04.1999